Bebek > Çalışan Anne Olmak
Çalışan Anne Olmak
0-3 yaş döneminde bebeği olan çalışan annelerin ne gibi hakları var, çocuklarına durumu nasıl anlatmalı ve ayrı kaldıkları süreyi nasıl telafi etmeliler?

Anne olmak zor, çalışan anne olmak ise ayrı zor bir mevzu. Bir yanda kariyerin diğer yanda anne olmanın getirdiği sorumluluklar karşısında bazen ne yapacağını şaşırıyor olabilirsin. Ne kariyerin için anne olmanın güzelliğinden vazgeçmek ne de anne olduğun için yıllardır iş hayatında verdiğin emeği bir kenara atmak istememen çok doğal. Ayrıca ekonomik sebeplerden, çocuğuna daha iyi bir gelecek hazırlamak için de çalışmak zorunda olabilirsin. Doğumdan sonra yasal hakkın olarak bir süre bebeğinle zaman geçirme şansın var, zaten yeni doğan bir bebeğin de ilk aylarında annesiyle olmaya ihtiyacı var. Peki doğumdan ne kadar zaman sonra işe dönmen sağlıklı?

0-3 yaş dönemi bebeğinin sana en çok ihtiyaç duyduğu dönemdir. Bu dönemi en sağlıklı şekilde sürdürmenin yolu mümkün olduğunca -bebeğinle beraber vakit geçirmendir. Bebeğinin sadece fiziksel değil psikolojik açıdan da sana ihtiyacı vardır. Yaşla beraber bu ihtiyacın gittikçe azaldığı görülmektedir. Kendi kendine yetebilen yaşlara gelip diğer çocuklarla oyunların başlamasıyla çocuğun daha çok dışa yönelecek.

 
 

Tabii yine sana ihtiyaç duyacak. Ekonomik, yaşamsal sebeplerden ötürü doğumdan kısa süre sonra işe dönmen gerebilir. Böyle bir durumda iş vereninden iş saatlerinin kısa tutulması, yarı zamanlı çalışma ya da evden çalışma gibi bir kolaylıkta bulunmasını çözüm olarak öne sürülebilirsin. Bu mümkün değilse de kendini suçlu hissetme Asıl önemli olan bebeğinle ne kadar çok vakit geçirdiğinden ziyade ne kadar nitelikli vakit geçirdiğindir.

Çalışan annenin çocuğunun psikolojisi olumsuz etkilenir mi?

Bunun için kesin bir şey söylemek pek mümkün değildir, çocuğun karakter yapısına ve annesiyle ne kadar kaliteli vakit geçirdiğine göre değişebilir. Bu annelerin çocuklarına ayırdıkları kaliteli vakitle ilişkili bir durumdur. Eğer bütün gün evde olup da çocuğunla birkaç dakika bile nitelikli vakit geçirmez, sorularını ve sorunlarını geçiştirirsen evde çocuğunla beraber olmanın çok da bir anlamı olmayacaktır ve çocuğunun eğitsel bakımdan birtakım sorunları olabilir. Çalışan bir anne olarak çocuğunla var olan kısıtlı vaktini anlamlı bir şekilde değerlendirebiliyorsan bu çocuğunun gelişimi bütün gün evde hiçbir şey yapmadan onunla olmandan daha olumlu yönde etkileyecektir. Evde geçirdiğini vakit ve evde nasıl bir ruh hali içinde olduğun da çocuğunu olumlu ya da olumsuz yönde etkileyebilir. Çalış ya da çalışma sürekli agresif, yorgun, bezgin, mutsuz bir anne tablosu çocuğunun psikolojisini bozabilir. Bu nedenle çocuğunla birlikte geçirdiğin dakikalarda, işteki, evdeki ve kişisel problemlerini bir kenara bırakıp sevecen, anlayışlı, sabırlı bir anne tavrıyla yaklaşım sergilemelisin. Konu detaylı incelemek istersen uzmanların tavsiyelerine bakabilirsin. Senin için bir link paylaşıyoruz.

 
Bakıcı mı büyükanne mi?

Bu sorunun yanıtı da aileden aileye göre değişebilir. Pek çok anne imkânı varsa tercihini öncelikli olarak anneanne ve babaanne gibi aile büyüklerinden yana kullanmaktadır. Bu hem maliyetsiz hem de daha güvenilir bir çözümdür. Ama asıl önemli olan çocuğa kimin bakacağından ziyade, nasıl bakılacağı ve eğitimin kalitesi, çocuğun sevgi ve ilgiyle büyüme ihtiyacının giderilip giderilmemesidir. Ne kadar yakın ve kan bağı olursa olsun her aile büyüğü küçük bir çocuğa bakabilecek nitelikte, enerjide, sabırda olamayabilir.

Yaş ve sağlık problemleri tercihi bu yönde yapmayı engelleyebilir. Çocuğa her kim bakarsa baksın önemli olan anne babanın tutumları ile uyumlu olması gerekliliğidir. Eğer çocuk, anne babanın hayır dediğine evet diyen bir aile büyüğü, tanıdık ya da tarafından bakılıyorsa, eğitsel sorunlar kaçınılmaz olabilir.

 
 
Çalışan annenin bebeğinin beslenmesi

Bebeğinin ilk altı ay anne sütü ile beslenmesi oldukça kritiktir. Eğer emzirmeyi engelleyen tıbbi bir sorun yoksa ilk altı ay bebeğini mutlaka emzirmelisin. Çalışırken bebeğimi nasıl emzireceğim diye sakın endişelenip sütünü de olumsuz etkileme. Çalışırken de bebeğini emzirmen ya da sütünle beslemen mümkün. Yenidoğan bebeğin beslenmesi, tamamen anneye bağımlı olmasını gerektirdiği ve anne sütü ilk altı ay boyunca bebeğin ana besini olması gerektiği için devlet eliyle çalışan annelere belirli bir süre için izin verilir. Analık izni olarak adlandırılan bu izinin süresi, toplam 16 haftadır. Annelik izni süresi, doğumdan önce 8 hafta ve doğumdan sonra 8 hafta şeklindedir. Toplamda 16 hafta olan bu iznin bu şekilde ikiye bölünerek kullanılması gerekir.

Çalışırken analık izninden sonraki ilk altı ayda da günde yaklaşık üç saat, ikinci altı aylık sürede ise günde yaklaşık bir buçuk saatlik yasal süt izni hakkı vardır. Bazen anneler, çalıştıkları kurumla görüşüp karşılıklı anlaşarak süt izninin tamamını doğumdan sonra kullanmak isteyebilirler. Çalışan bir anne isen işvereninden bu hakkını sonuna kadar kullanmayı talep edebilirsin. Bu iznini işvereninle uzlaşarak ister her gün belli saatler arasında, ister işten erken çıkarak, istersen de süt izni saati hakkını işe gitmeden toplu olarak evinde kullanabilirsin. Tabii ki burada inisiyatif yine işvereninin yaklaşımındadır. Eğer işvereninle süt iznini kullanma konusunda sıkıntı yaşıyorsan sütünü sağıp saklayabilir, bebeğini bu şekilde besleyebilirsin. Önemli olan pes etmeden her türlü alternatifi değerlendirmendir. Süt sağmak ve saklama koşulları için aşağıdaki video izleyebilirsiniz.

 
Çalışan anne durumu çocuğa nasıl anlatmalı?

Çalışma hayatına başlayacak annenin bu durumu çocuğun anlayabileceği bir dille anlatması ve bu durumun çocukla bir ilgisinin olmadığını özellikle belirtmesi en doğru yaklaşımdır. Çocuklar anne babalarının tutumlarından etkilendikleri kadar başka hiçbir şeyden etkilenmezler. Çocuğuna karşında büyük biri varmış gibi davranarak, sakin ve soğukkanlı bir yaklaşımla, çalışman gerektiğini anlatman bunu kabullenmesini kolaylaştırabilir. Nasıl olsa anlamaz diye düşünerek açıklama yapmaman çocuğunda belirsizlik duygusu gibi daha travmatik bir durum yaratabilir.

Çocuğun ilk zamanlarda üzüntü ve kırgınlık hissedebilir ama senin kendisini sevdiğini, değer verdiğini görmesi yeni durumu kolayca kabul etmesini sağlayabilir. Çocuğunu aşırı koruma altına almadan, gerçekleri paylaşarak süreci kolaylaştırabilirsin. Eşinin vereceği destek de sen ve çocuğunu bu dönemi daha rahat atlatmasını sağlayabilir.

Çocuğun senin akşam söylediğin saatte eve geldiğini görünce “sözünde durduğunu”, gidince geri döndüğünü anlayacak ve zamanla bu duruma adapte olacaktır. Bu nedenle çocuğuna doğruyu söylemen, sözünü yerine getirmen insanlara güveninin gelişimi açısından önemlidir. Pedagogların bu konudaki önerileri şöyle;

 

Regenesis Max ‘a tüm eczanelerden ulaşabilirsiniz.